4 Ekim

Her yıl Ekim ayında olduğu gibi, bu ay insanlar yine yılda 1 gün için “hayvanları korumayı” hatırlayacaklar. Bu yıl da yine 4 Ekim geldiğinde herkes hayvanlarla ilgili güzel mesajlar, görseller hazırlayıp paylaşacak. Hayvanların iyiliği için pek çok planlar projeler yapılıp paylaşılacak, olması gerekenler anlatılacak, yapılan yanlışlar uzun uzun konuşulacak… Sonra yine 5 Ekim gelecek ve bir gün öncenin tüm paylaşımları ertesi sene 4 Ekim’de tekrar ısıtılıp önümüze konmak üzere rafa kaldırılacak…
Neden, kimden korumamız gerekiyor hayvanları, hiç düşündünüz mü? Niye böyle bir güne gerek duymuşuz acaba? Hayvanları korumak yılda yalnızca 1 gün hatırlamamız gereken bir kavram mı? Doğrusu bu mu? Değilse biz neyi yanlış yapıyoruz, hata nerede başlıyor? Eğer insanlar hayvanlara “zaten olması gerektiği gibi” davranıyor olsalardı, onları korumayı yılda tek bir gün hatırlatmaya gerek olur muydu sizce?..
Aslında biraz daha derin düşünecek olursanız, göreceksiniz ki “bir güne sıkıştırılmaya çalışılan tüm diğer özel günler” gibi, 4 Ekim de, insanların yıl boyu yaptığı yanlışların telafisi, hatta adeta özrü gibi planlanan bir gün… İnsanlar bir türlü yaşamı, dünyayı, doğayı diğer canlılarla paylaşmayı öğrenemediği için, elimizi sürdüğümüz yeri sırf bize ait gibi görüp orada bizden önce uzun zamandır yaşayan canlıları oradan kovma, atma, dahası yok etme hakkını kendimizde gördüğümüz için, kendi konforumuzu daima ilk planda tutup diğer canlılara yaşam alanı bırakmadığımız için, yıllardır işimize yarayan tüm canlıların mümkün olan her şeyinden sonuna kadar yararlandığımız ve bunu yaparken onların çektiği eziyetleri, acıları, işkenceleri görmezden geldiğimiz için, şimdi adeta her yıl 4 Ekim’i “görüntüde” onlara ayırarak bir nevi “günah çıkartıyoruz”… Bu yıl da her yıl olduğu gibi sokaktaki sıradan vatandaştan, bir şeyler yapma gücü ve yetkisini elinde tutan kurum ve ülke yöneticilerine dek herkes tüm dünyada hayvanların önemini, değerini anlatan güzel sözlerle dolu süslü konuşmalar yapacak, şirin ya da acıklı gözlerle bakan, yüreğinize dokunan hayvan resimleri paylaşacak… Ama ertesi günden itibaren siz gazetelerde yine zevk için dünyanın uzak bir köşesinde fokların nasıl vahşice katledildiğini de okuyacaksınız, birileri kaz tüyü mont giysin diye kaç kazın işkence çektiğini de öğreneceksiniz, doğada kendi halinde yaşayan hatta kiminin nesli tükenme tehlikesi altında olan bazı yaban hayvanlarının canının -üstelik kimisi para karşılığı satılan devlet izni ile- nasıl avcılar için kısacık bir eğlenceye dönüştüğünü onların anlamsız bir gururla paylaştığı “av anısı fotoğraflarından” öğreneceksiniz…
İşin kötüsü, “hayvanları koruma” deyince o yılın bir tek gününde bile insanların çoğunun aklına yine yalnızca sevimli, güzel, insanla birlikte yaşayan hayvanlar gelecek. Diğerleri bu “göstermelik” bir tek günde bile pek hatırlanmayacak. Hatta kimi insan “kendi kedisi-köpeği” için abartılı sevgi gösterileri yapıp onlara adeta evlat muamelesi gösterirken, sokaktaki canların yanından geçerken -bırakın başını okşamayı- nerdeyse varlıklarından rahatsız olup yanlarından kovalamaya devam edecekler. Bazılarının hayvan sevgisi “göstermelik 4 Ekim” haricinde yalnızca “kendine ait olanla” sınırlı kalacak.
Siz hiç sokakta tekme atılan bir kedinin yerine koydunuz mu kendinizi? Ya da dayakla, korkutarak bir şeyler öğretilmeye çalışan bir köpeğin? Hiç onların gözlerinden baktınız mı dünyaya, bir kez olsun onların sizin gibi düşünmesini beklemekten vazgeçip?
Şimdi madem “4 Ekim” diye bir gün icat edilmiş, lütfen, bari hiç değilse yılda bir gün olsun “onlar gibi düşünüp hissetmeye” çalışın. Bir gün olsun dünyaya onların gözünden bakmayı başarabilirseniz, sokakta itilip kakıldıkça korkudan saldırganlaşmak garip gelmez belki o zaman size. Yalnızca “köpek gibi” davranıp havlamak da suç olmaz o zaman, tabii “pahalı” kelimesi bir şey ifade etmediği için eşyaları kemirmek de. Kendinizi bir gün için onların yerine koyabilirseniz, o zaman esas insanların sizden “asla öğretmedikleri” şeyleri beklemelerine şaşırmaya başlayacaksınız. Kendi dilinizle bir şeyler anlatmaya çalışacaksınız; anlamayacaklar, size kızacaklar, üzüleceksiniz…
Aslında yapabilirseniz bir gün değil, her gün hatırlayın lütfen dünyanın yalnız bize ait olmadığını, her canlının kendi özelliklerince yaşama özgürlüğü olduğunu… Hele eğer bir canlıyı sahiplenmiş, onu evinizde sizinle yaşamak üzere ailenize katmışsanız, lütfen bu sahiplenme ile birlikte üstlendiğiniz yükümlülükleri de eksiksiz yerine getirin. Onun gerektiği şekilde beslenmesi hem sizin hem çevrenizin güvenliği adına sağlığıyla ilgilenilmesi, toplum içinde birlikte huzurlu ve güvenli bir yaşam sürebilmeniz için eğitilmesi de sizin sorumluluğunuzdur. Yok eğer bu kadar büyük bir sorumluluk üstlenip evinizi böyle bir dostla paylaşamıyorsanız, o zaman hiç değilse evdekiler kadar şanslı olmayan sokaktaki dostlarımız için bir şeyler yapın. İlla çok zengin olmanız da gerekmiyor onlara bir şey vermek için, bu dostlarımızın istediği tek şey biraz ilgi, biraz sevgi. Biraz güleryüz, bir tatlı söz, sıcacık bir okşama neyse ki henüz parayla değil…
Sevgi, sevmeyi bilmek, sevebilmek bir bütündür. Hayvanları sevmeyi bilen insan, bitkileri de doğayı da, diğer insanları da sever zaten. O yüzden çevrenize, özellikle de çocuklarınıza lütfen küçük yaştan itibaren hayvan ve doğa sevgisi aşılayın. Çocuklarımız tüm canlılarla dost olmayı başararak büyürlerse, belki o zaman artık hayvanları korumayı hatırlamamız gerekmeyen bir dünyada yaşayabiliriz gelecekte bir gün hep birlikte…
Mehveş İpek
(*Bu yazı, eğitmen olarak yalnızca StarDogs Eğitimciler Akademisi mezunlarının yer aldığı Patimag Dergisi’nin 2021 Ekim tarihli 7. sayısında yayınlanmıştır. Yazıyı dergiden okumak isterseniz https://www.patimag.com/4-ekim/ linkini kullanabilirsiniz. Arzu ederseniz aynı linkten dergiye abone olabilir, hem arşivdeki eski sayıları, hem de bundan sonra çıkacak tüm yeni sayıları “ücretsiz“ okuyabilirsiniz.
Ayrıca siz de Türkiye’nin eğitmen yetiştiren ilk kurumu olan StarDogs Eğitimciler Akademisi’ne katılıp kariyerinize pozitif köpek eğitmeni olarak devam etmeyi düşünürseniz, sizi aramamız için https://stardogs.com.tr/iletisim/ linkinden ulaşabileceğiniz iletişim formumuzu doldurabilir ya da 0 555 683 51 28 numaralı Kurumsal WhatsApp hattımızdan bize bir mesaj gönderebilirsiniz.)