Çocuklar ve Köpekler: Nasıl İletişim Kurmalarını Sağlamalı ve Nasıl Bir Araya Getirmeliyiz?

Çocuklar ve Köpekler - StarDogs

Çocuklarının bir köpekle ve hayvan sevgisi ile büyümesini, paylaşmayı ve sorumluluk almayı öğrenmesini çoğu ebeveyn ister. Belki bu sebeplerden dolayı, belki sadece çocuklarımız çok istediği için belki de bir köpeğin hayatına dokunup ona yuva olmak için evlerimizi yavru veya yetişkin köpekler ile paylaşır onlara yuvamızı açarız.

Çocuk ve köpek etkileşimlerinin, sadece güvenli değil, aynı zamanda çocuğun gelişiminin olumlu bir parçası olması ve hem köpek hem de çocuk için güvenli ve mutluluk verici olması ve zenginleştirici bir ilişki kurulması sağlanmalıdır.

Bilimsel olarak da kanıtlanmış bir gerçek var ki; çocuğun bir köpekle birlikte büyümesi, ona dokunması, iletişim kurması, duygu paylaşımında bulunması; onun motor reflekslerinin daha iyi gelişmesine, kalp ritminin ve duygu durumunun düzenlenmesine, zekâ ve yeteneklerinin olumlu şekillenmesine imkan verir. Ayrıca ilerleyen dönemlerde çocuğun sorumluluk algısını geliştirdiği ve diğer canlılarla iletişiminin de olumlu yönde şekillendiği, köpekle birlikte yaşayan bebeklerin daha düzenli uyku uyudukları ve daha neşeli oldukları da bilinen bir gerçek.

Tüm iyi niyetimizle evimizi açtığımız köpeğimiz ile çocuğumuzun sıkı dost olma hayallerini kurarken, bazen bir şeyler yolunda gitmez ve bir arada yaşamaları sandığımızdan daha karmaşık ve zorlu hale gelebilir.

Çoğu zaman köpeklerimizden, çocuğumuzun en sevdiği oyun arkadaşı olmasını, sürekli oynamaya istekli olup her türlü davranışa hazır bulunmasını bekleriz ve hatta sürekli olarak dürtülerini kontrol etmesini isteriz. Tüm bu beklentilerin sonunda işler yolunda gitmeyip çocuğumuz dört ayaklı bir aile üyesi tarafından uyarıldığında veya işler daha ciddileşip ısırıldığında, kafamız karışır, şaşırır ve O’nun kötü bir köpek olduğunu düşünürüz. Oysa ki o zamana kadar her şey yolunda gitmiş, beraber uyumuşlar, hatta köpeğimiz üzerine oturulmasına dahi izin vermiştir! Belki bizlere, çocuklarımızın yaptığı bazı davranışlar sevimli gelir ve köpeklerimizin gösterdiği toleransın sonsuza kadar devam edeceğini ve etmesi gerektiğini düşünürüz ancak gerçekler maalesef böyle değil. Başka bir deyişle, belki bizlerin tahammül gösteremeyeceği durumlara, köpeklerimizin sonsuz sabır göstermesini ve bu durumları tolere etmelerini beklemek ne kadar doğru ve kabul edilebilir bir davranış?

Rahatsız edilen bir köpek, kaçıp kurtulma yolunu bulamadığında havlar, hırlar veya homurdanır ve tüm bu erken belirtiler göz ardı edildiğinde ise ne yazık ki ısırır. Isırık vakalarının çoğunda ısırma aniden ortaya çıkar. İnsanlar, bir zamanlar güvendikleri arkadaşlarının masum bir çocuğu neden ısırdığını genelde anlayamaz. Köpeğin ‘kötü, şımarık ve saldırgan‘ olduğunu düşünür. Köpek açısından baktığımızdaysa durum oldukça farklıdır; ısırma & uyarılar, genelde insanların özellikle de çocukların farkında olarak veya olmadan yaptıkları kaba & ani hareketlerden dolayı, köpeğimizin toleransı kalmadığı için gerçekleşmektedir.

Oysaki sonu can dostumuzun terkedilmesine, karantinaya alınmasına, hatta belki uyutulmasına kadar varabilecek bu kötü süreç köpeğin bir sonraki hamlesinin ısırmak olduğunu düşündürecek kadar belirgin olan uyaran eylem türlerini anlayarak ve onları ortadan kaldırarak kolayca önlenebilir.

Köpeklerimiz yemek yerken, dinlenirken veya uyurken rahatsız edilmekten, oyuncakları ile oynarken oyuncaklarının alınmasından, (pozitif köpek eğitimi metotları ile kendi isteği ile bırakması köpeğe kolayca öğretilebilir, böylece sahiplenmek yerine, isteyerek rahatça kendisinin vermesi sağlanabilir) sosyal mesafenin kaldırılarak yakın temasa geçilmesinden, sert veya kaba davranılmasından, yüksek seslerden, ani hareketlerden ve genelde kucaklaşma ve sarılınmasından hoşlanmazlar. Tepki vermiyorlarsa tüm bu davranışları ve tutumları sevdikleri için değil tolere edebildikleri içindir. Ancak bu, her zaman tolere edebilecekleri anlamına da gelmez.

Çocuklarımızın köpeklerimizle olumlu ilişkiler kurmasını sağlamalı, onların evcil hayvanlarına karşı nazik olmaları gerektiğini anlatmalıyız. Çocuklarımıza köpeklerimizin korkulu ve endişeli olduğuna dair beden dili işaretlerini okumayı öğretmeli, böylece nerede geri adım atılması gerektiğini kendilerinin de rahatça görmesini ve sakinleştirme becerisi kazanmalarını sağlamalıyız.

İşte çocuklarımızın köpekleri ile güzelce vakit geçirip eğlenirken ilişkilerini de güçlendirmeyi sağlayacak birkaç öneri;

  • Köpeğimizin oyuncağını isteyerek verdiği at-getir oyunları oynamak hem çocuklar hem köpekler için çok eğlencelidir.
  • Lezzetli ödül parçaları vererek sonuçlanan ufak beceriler öğretmelerini sağlamak, eğlendirirken aynı zamanda ilişkilerini güçlendirir.
  • Tüm köpeklerin egzersize ihtiyacı vardır ve iyi eğitilmiş bir köpek ile çocuklarımız da bunun bir parçası olabilir şehrinizde -hatta online eğitim imkânı sayesinde diğer şehirlerde- bulunan pozitif köpek eğitmenleri ile görüşerek doğru metotlar hakkında detaylı bilgiye sahip olabilirsiniz.
  • Saklambaç, köpekler ve çocuklar için eğlenirken öğrenebilecekleri harika bir yoldur ve köpek, arama-kurtarma becerilerini bu oyun ile geliştirebilir.

Ayrıca unutmamamız gereken bir diğer konu: çocuklarımız genel olarak iyi huylu ve nazik, köpeklerimiz de hoşgörülü ve eğitimli olsa bile, tüm etkileşimlerin denetlenmesi ve bir ebeveynin gözetimi altında yapılması çok önemlidir. Kazalar ve istenmeyen durumlar anlık oluşur.

Aslında ihtiyacımız olan, hem köpeğe hem de çocuklara kibar olmayı öğretmektir. Çocuklarımızın, köpeğimizle, bizimle etkileşime geçmelerini istediğimiz şekilde etkileşime girdiğinden emin olmalıyız.

Doğru bir yaklaşım ve gözlem ile hem çocuklarımıza hem de köpeklerimize hayatları boyunca unutamayacakları güzel anılar ve dostluklar bırakabilir ve tüylü dostlarımızla hayatı paylaşmanın keyfine, çocuklarımızla birlikte varabiliriz.

Bu makale, StarDogs Eğitimciler Akademisi mezunu Pozitif Köpek Eğitmenlerimizden Balca Beril KARAEGE tarafından kaleme alınmıştır.

Bu yazıyı paylaşın